28 Kasım 2013

Kuş evimiz ve kuşlar......


 

26 Kasım 2013

Portekiz de ne yenir...yediğini içtiğini anlatan kadın:)

 Comenius projesi nedeni ile Portekiz' e gittim.Gezdiğim öğrendiğimden sonra bahsetme sözü vererek utanmadan ne yedim ne içtim postu yapıyorum nihayet.Portekiz Chaves de denediğim tatlardan neredeyse hepsini sevdim gibi gidenler aç kalmaz hatta yemeklerinin lezzetlerine bayılabilirler söyleyeyim.İlk gece tanıştığım Bacalhau dedikleri (codfish) balık türüyle 1001 çeşit yemek yapılıyormuş ve inanın benim yediklerim çok lezzetliydi kesinlikle harka pişirip harika sosluyorlar.Yerken biraz tuzlu gelebilir sonradan öğrendik ki bu balık üst fotografta gördüğünüz gibi tuzlanarak bir nevi kurutulup korunuyor.
Bu bacalhau beşamel sos benzeri içinde ıspanak gibi yeşil yaprakların olduğu bir sunumla geldi yanında bizim anladığımız anlamda bir pilav vardı. .kaldığım dört günde hep yarı sulu çorbamsı pirinçler gördüm içlerinde büyük sebze parçaları yüzen hafif diri pişirilmiş pirinçler pek bana hitap etmedi doğrusu.Fakat bu tam not aldı...tavsiyedir...Yanında bol patatesle servis yapılan diğer çeşidide süperdir sırf onun için bile portekize tekrar gidilebilir:))
Tamda cadılar bayramına rastladığımızdan harika bir ortamda yemek yeme şansımızda oldu.Masalardan tutunda garsonlara kadar herkes ve her yer konsepte uygun hazırlanmış bize masal alemindeymişiz izlenimi verdi.



 Bir başka gece gittiğimiz taverna tarzı bir restoranda servisler bu tavalarla yapıldı ama görüldüğü üzere tavalara ters bir müzik de eşlik etti ayrıca restoranın sahibi bey bize gitarla harika şarkılar söyledi:))o gece çok fazla domuz vardı menüde o nedenle hepsi hakkında bilgim yok:))
Bu kalabalık masada öğle yemeğini her gün yediğimiz restaurante Aprigio dan...Her gittiğimiz yerde şekeri fazla meyve suyu gibi sürahilerle masaya gelen ev yapımı dediğimiz şaraplar vardı.Porto şarabının bir çok çeşidi var bizim denediğimiz tüm şaraplar hafif ve içilebilir lezetteydi.En çok da içine meyveler doğranmış şarap çok hoşdu.

Malum tatlıseverim....Chaves de şu üzeri hafif yanmış görümlü tatlı var ya ona aşık oldum geldim:))Sup havasında nefis bir kremalı yumurtalı en son olarak fırınlanıp gelen bir tatlı.Diğerlerinin de tadına baktım ama ben ona tam not verdim...denenmeli...Sarı renkli olan tatlı sanırım ananslıydı tam hatırlayamadım malum gözüm gönlüm kremada:))Krema demişken kahvaltıda daha çok yemeyi tercih ettiğim Belen pastasınıda tavsiye edeyim.Milföy hamurunun içine konulan yoğun kremalı şekerli bir puding diyebilirim bsit şekilde ama cidden çok lezzetli.Marketlerdede satılan bu tatlıyı pastane gibi yerlerde yerseniz gerçek lezzetine şahit olursunuz denemeden gelmeyin;)

Unutmadan çorbalar yoğun ve bol sebzeliydi hakkını vermek lazım. damak tadımıza uygun baharatlı lezzetli yemeklerle kilo almadan döndüm mutluyum..
Portekizlilerin cana yakın ve eğlenceli olduklarını söylemeden geçemeyeceğim yemekleri uzun saatlere yayılan ve pahalı olmayan bir ülke restoranlar her zaman kalabalık yer olmuyor .Genel olarak 10 euro ile güzel yemekler yiyebilirsiniz...
Son söz değişik bir kültürde Çek,slovak,polonyalı,ispanyalı ve ev sahibi portekizli öğretmen arkadaşlarımızla unutulmaz günler geçirdik bu masaların güzel anıları damağımdaki lezzetlerle taçlandı...
 

24 Kasım 2013

Kültür Cumartesisi..The Human Body 'yi nasıl pas geçtim:).

 Önce Sanat ve Tarih müzesine gittik İkiside fuar alanındaydı. Öğleden sonra İzmir'e gitmeye karar verince müzenin kapanmasına nerdeyse bir saat kala yetişip hızlı bir tur yapmak zorunda kaldık.Müze üç binadan oluştuğundan anlayın artık hızımızı:)Daha uzun bir zamanda gezmek lazım orası kesin.
 
 
 Değerli eserlerin sergilendiği binada bir güvenlik görevlisi ve bolca altın taç ,küpe vs vardı ki inanın  M.Ö de kadın yine  kadınmış dedirtti yani:)Orada fotoğraf yasak olduğundan sadece hayal etmeye çalışın lütfen ama en güzellerini:)
 
 
  Bakmayın gülüp poz vermelere ana oğul biyolojicici babamımızı dışarıda bekledik giremedik içeriye önce bu kaçarmı dedik sonra yavaş yavaş çıkanlarla konuştukça Kayra girmesede olur dedik ve bende kalmaya karar verdim pek sağlam bir midem olmadığından sanata karşı ayıp olmasın içeride deyip kaldık...Ama nasılda girmedik içeriye pozumuzu arsız arsız verdik :)

15 Kasım 2013

gece gece okumaca....Amin Maalouf

Mani Dini, Hiristiyanlıktan iki yüz yıl sonra, İslamiyetten dört yüz yıl önce dogmuş bir dindir. Mani dininin kurucusu olan Mani, Dicle ile Fırat sularının bereketli ve en verimli meraları olan, Mardin’de M.S 14 Nisan 216 yılında doğdugu söylenir.Doğduğu bölge Hıristiyalığın önemli merkezlerinden biridir. Manici dinin esasları Hıristiyanlık ve Zerdüştlük’ün bir sentezi desek yeridir. Mani dini bu dinlerin orta yerinde bir yerde durur.
Kitabın konusundan bahsedecek olursak ; Mani nin babasının ait olduğu tarikatın liderinin isteği ile daha doğmadan onları terk etmesi ile başlar ve yine tarikat liderinin isteği ile Manide babasının yanına götürülür ve katı kurallarla ve sadece erkeklerin yaşadığı bir tarikatta yaşamaya başlar.''Beyaz Giysililer'' denilen bu tarikatte Mani kendine gizli bir köşe bulup orada okur ve ikizim dediği iç sesiyle konuşur.Mani 24 yaşında buradan ayrılır ve düşüncelerini anlatmaya başlar.İlk müridi yakın arkadaşı olur ve kısa süre sonra babasıda katılır....Karmaşık ve gizemli hiç bir şeyin olmadığı sadece Maniyi ve Maniciliği anlatan bir Amin Maalouf eseri ve ben yine onun tarzını sevdim gitti....

9 Kasım 2013

Anlatılacaklar var birikmiş...

 Kısa bir portekiz ziyareti yaptık  comenius projesindeki arkadaşlarımla onlarıda başka bir geceye bırakıp artık uyumaya gidiyorum malum sınıftan bol bol fotoğraf paylaşıp vicdanımı rahatlattım bu blog ihmal edilmiyor tpibimi atıp kaçarım...iyi geceler herkese...

Kızılay haftası draması...


 Bu kargaşanın nedeni şakacıktan deprem olması ve Kızılayın ekibiyle yetişip bize yemek giysi battaniye ve sağlık hizmeti vermesi....
                                                  Kızılay şarkısının sözleri.....
                                                  Depremlerde yangınlarda
                                                  Hem barışta hem savaşta
                                                  Sen koşarsın yardıma
                                                  Güç verirsin yurduma
                                                  Sonsuza dek güçlenerek
                                                  Her acıyı sar Kızılay...

Atatürk'ü Anmak....