21 Kasım 2012

ince çizgi...

 

Benim derdim genel olarak istemediğim şeyleri yapmaya zorlanırsam içimdeki susmuş olan yanardağın kıpırdanmasıyla başlıyor.İçim kaynamaya başladığında dışım bastırmaya çabalıyor o kendi olunca saçmalayan, zaman zaman sazan kıvamına gelen ,hazır cevap,süslü,hala umutlu  ama mutlu ben, gidip yerine sakin görünmeye çalıştıkça bulaşık makinesine yanlışlıkla girmiş çıkmış plastik kavonoz misali eciş bücüş ,amacına uygun hala kullanılabilir gibi ama aslında ayakta durmakta zorlanan habire devrilen atsan atılmaz arada kalmış şekli şemali (daha çok ruhen ama asıl asık surattan bahsediyorum)kaymış bir mahlukat oluyorum.Herkesin derdi kendine ben ateş olup patlatacak mühimmat ararken aslında kapatıp kendimi kimseye bulaşmamaya çabalıyorum mahlukat dedikse insanız bizde bunca yaş aldık pişman olmamaya çabalıyoruz bu sırada. Çünkü hayat bu ara tükürdüklerimizi yalatmaya çabalıyor.İstiyorum ki kimse o ince çizgi var ya onu aşmasın, almadan vermek yok bu hayatta farkındayım ama olur sandım yalan değil bu da benim bu yaşımın tecrübesi olsun herşeyi geçde olsa gören kalbim gözümün miyopluğundan habersiz bu rötarlar bundan:)Son söz:her şey normal olsun ....bilmek yük.....

2 yorum:

  1. Etkileyici. SANIRIM BİRÇOK KİŞİNİN İÇİNDEN GEÇENLERİ YAZDIN. ZAMAN ZAMAN OLURUZ BÖYLE.

    YanıtlaSil
  2. Olmasak iyi diyemiyorum her duygunun getirdiği götürdüğü ayrı şeyler var hepimizde...

    YanıtlaSil

Bu konuda sen neler düşünüyorsun?Eğer blogger değilsen ''anonim''şeçeneğini tıkla ne düşünüyorsan yaz lütfen..